Archives

Genel

Söke’li Çocuklar 20 Kasım’ı Karagöz Müzesinde Kutladılar

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü Etkinlikleri kapsamında Söke’de çocuklar geleneksel gölge oyunu Karagöz ve Hacivat ile eğlendi.

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü Etkinlikleri kapsamında Söke’de çocuklar geleneksel gölge oyunu Karagöz ve Hacivat ile eğlendi. Söke Belediyesi ve Söke Kent Konseyi Sökeli çocukları; geleneksel gölge oyunlarını gerek yurt içinde ve gerekse yurt dışında yaşatmak için yaptığı çalışmalarla dikkat çeken, bu konuda birçok ödül alan sanatçı Hayali Suat Veral ile buluşturdu.

Hayali Suat Veral tarafından sahnelenen Hacivat Karagöz gösterisinde çocuklar keyifli anlar yaşadı. Söke Belediyesi Vali Recep Yazıcıoğlu Kültür Salonunda gerçekleşen etkinlikte Söke Belediye Başkanı Süleyman Toyran da çocuklarla birlikte geleneksel gölge oyunlarını izledi.

Söke Belediye Başkanı Süleyman Toyran etkinliğin gerçekleşmesinde katkısı olan herkese teşekkür ederken; “Özellikle gününüzde çocuklarımızın geleneksel Türk kültürü ile buluşmasını çok önemsiyoruz. Sökeli çocukların mutluluğu bizleri de mutlu ediyor” dedi.

Geçtiğimiz yıl Söke Belediyesi yine Söke Kent Konseyi ile yaptığı çalışmayla Fatma Suat Orhon Müze ve Sanat Evinin alt katında bulunan çocuk oyuncakları sergisinde gölge oyunları bölümü oluşturmuştu. Hayali Suat Veral’in katkılarıyla oluşturulan bu alanda sürekli olarak Sökeli çocuklar Hacivat ve Karagöz başta olmak üzere gölge oyunlarının tüm karakterleri ile tanışma fırsatını elde edebiliyor.

 

Genel

III. MİLLİ KÜLTÜR ŞURASI

Kültür ve Turizm Bakanlığınca düzenlenecek 3. Milli Kültür Şurası gerçekleştirildi. 

Açılışını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın himayesinde İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayında 3-5 Mart tarihleri arasında yapıldı. 

İlki 1982, ikincisi ise 1989’da yapılan şurada, toplumdaki tüm kesimleri milli kültürü korumak ve geliştirmek maksadıyla bir araya getirmek hedefleniyor. 

Türkiye’nin kültür sanat politikalarının belirlenmesinde önemli bir siyaset belgesi oluşturması beklenen şura kapsamında, sahne sanatlarından edebiyata, şehir kültüründen aileye 17 ana başlık altında oluşturulan komisyonlar, kültürün bütün alanlarında “Neredeyiz, nereye gidiyoruz, nereye gitmeyi planlıyoruz, bunun için neler yapmamız gerekiyor” gibi sorulara, üç gün boyunca cevap arayacak. 

Sahne sanatları komisyonu, Prof. Dr. İskender PALA başkanlığında toplandı. Komisyon üyeleri sahne sanatları alanında tecrübeli ve tanınmış kişilerden oluşturuldu. Tiyatro, opera, bale, geleneksel sanatlar ve dans toplulukları alanında konular tartışıldı ve sorunlar ortaya konulup çözümlerine yönelik çalışma raporları oluşturuldu.  

Geleneksel sahne sanatlarımızla ilgili, Kültür Bakanlığı Sanatçısı Hayali SUAT VERAL sanat hayatı boyunca biriktirdiği tecrübelerini, düşünce ve fikirlerini komisyonda beyan etmiştir.  

Genel

İTALYA Torino’da Yıllar Sonra Gölge Oyunu Sahnelendi

 

 

 

Ülkemizi ve kültürümüzü bir kez daha yurtdışında temsil etme ve tanıtma görevini usta sanatçı Hayali SUAT VERAL ve ilk kadın Karagöz sanatçısı MERVE İLKEN üstlendiler.  

İtalya’nın Torino şehrinde gerçekleşen etkinlikte sanatçılarımız hem ahilik geleneğinin birer temsili oldular hem de geçmişimizin en önemli yapı taşlarından bir sanat olan geleneksel Türk gölge oyunumuz Karagöz ve Hacivat sanatının inceliklerini her yaş grubundan izleyicilerle paylaştılar. 

Gerçekleştirilen bu çalışmadan memnun kalan Torino halkı geleneksel Türk gölge oyunumuza yoğun bir ilgi gösterdi. İtalya’nın yüksek tirajlı gazetesi olan LA STAMPA, hem ülkemizi hem de geleneksel sanatımızı anlatan, tanıtan tam sayfa bir haber yaptı. Böylelikle ülkemizin bu sanatsal yönünü tüm İtalya’ya duyurmuş oldu. 

Torino’nun en seçkin sanat müzelerinden biri olan Museo d’arte orientale’de gerçekleştirilen etkinliğin sponsorluğunu Türk Hava Yolları üstlendi. 

 

Katkılarından ve işbirliklerinden dolayı Türk Hava Yolları başta olmak üzere, Museo d’arte orientale müzesine de teşekkürlerimizi sunarız. 

Genel

Gölge Oyunu Özel Eller’in Maharetiyle Yaşatılıyor

Gölge oyununun önemli ustalarından Suat Veral, engellilere karakter çiziminden perdede canlandırma tekniklerine kadar hayali olmanın inceliklerini anlattı.

Anadolu topraklarında 500 yıldır geleneksel Türk sanatının bir parçası olmayı sürdüren gölge oyunu, Ümraniye Belediyesi’nin desteğiyle hayali Suat Veral tarafından hayata geçirilen proje kapsamında, engellilerin maharetli ellerinde hayat buldu.

Ümraniye Belediyesi Engelliler Kültür ve Eğitim Merkezi’nde düzenlenen kursa, 16 engelli kursiyer katıldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Sanatçısı da olan hayali Suat Veral, Türkiye’nin ilk kadın karagöz ustası Merve İlken ile seyirlik eğlence olmanın ötesinde, beyaz perdede işlenen konular yönüyle de 7’den 70’e toplumun her kesimine bir şekilde dokunan gölge oyununun karakter çiziminden perdede canlandırma tekniklerine kadar her aşamasını engelli kursiyerlere anlattı.

Geleneksel Türk sanatının bir parçası olan gölge oyununun da engel tanımadığını gösteren kursiyerler, yeni bir sanat dalının tüm inceliklerini öğrenmenin de mutluluğunu yaşadı.

Engelli kursiyerler ilk önce deve derisinden çizdikleri gölge oyunu karakterlerini daha sonra boyalarla renklendirdi. Kursiyerler karakter hazırlamayı öğrendikten sonra kendi yazdıkları oyunları bir hayali gibi perde arkasında seslendirerek sahneledi.

“Ahilik kültüründeki usta-çırak ilişkisine bağlı kalındı”

Engellilere gölge oyunu sanatını öğretme fikriyle yola çıkan Veral, Ümraniye Belediyesi’nin desteğiyle başlayan projeyi, AA muhabirine anlattı.

Eğitime sanatın mutfak kısmı olan deri çalışmaları ve çizimlerle başladıklarını belirten Veral, “Gölge oyunu sanatını bu kurs kapsamında pratiğe dökerek, engelli kursiyerlerimizin el becerilerinin nasıl olduğunu gördük.” dedi.

Uygulamada, kök boyası, ıhlamur kütüğü ve nevregan gibi geleneksel araçlar kullanılarak ahilik kültüründeki usta-çırak ilişkisine bağlı kalındığını dile getiren Veral, hiçbir şey atlamadan bu sanatın özünde ne varsa onu aktardıklarını söyledi.

Veral, kursiyerlerin karakter yapım aşamasından sonra perdede yansıtacakları hikayelerini yazdıklarını aktardı.

Kursiyerlerin bu sanat dalıyla ilgili detayları öğrendikçe endişelerinin ortadan kalktığını anlatan Veral, “Engelli kardeşlerimiz, yediden yetmişe toplumun her kesiminde yaygınlaştırılan bu sanatın, bir manada eksik kalan tarafını tamamlamış oldu. Diğer arkadaşlarına da örnek, aynı zamanda hayali olacaklar. Burada bir hedef var ve bu hedefi iyi görmek lazım.” diye konuştu.

Eğitim sonunda katılımcılara sertifika verileceğini de belirten Veral, yeni dönem gölge oyunu kursları için de talep aldıklarını dile getirdi.

 

( Anadolu Ajansı )

Genel

Geleneksel Türk Gölge Oyunu’na Adanan Hayat

Geleneksel Türk gölge oyununun ustalarından hayali Suat Veral, 16 yaşında başladığı meslek yaşamında 33 yılı geride bıraktı – Oluşturduğu 1 metrelik tasvirlerle Karagöz ve Hacivat’ı daha geniş kitlelerle buluşturmayı hedefleyen Veral’ın 20 bini aşkın oyun tasviri bulunuyor – Veral: “Genç ve çocukların sıkıntılarından biri, televizyon ve internet internet bağımlısı olmaları. Bunun bir nedeni de böyle güzel sanatları görmemiş olmaları”

Geleneksel Türk gölge oyununun ustalarından hayali Suat Veral, 16 yaşında başladığı meslek yaşamında tasarladığı 20 bini aşkın oyun tasviriyle 33 yılı geride bıraktı.

İstanbul ‘da 1966 yılında dünyaya gelen Veral, ağabeyi Tevfik’in el vermesiyle geleneksel Türk gölge oyunu Karagöz’e tasvir yapımıyla başladı.

Zaman içinde kendini geliştirip, oyun yazan ve oynatan Veral, geride kalan 33 yılda, Karagöz’ün bilinirliğini artırmak ve geliştirmek için çalıştı.

Türkiye ‘nin yanı sıra yurtdışında da çok sayıda temsile çıkan Veral, ayrıca tasarladığı 20 bini aşkın oyun tasvirinden seçmelerin yer aldığı birçok sergi açtı.

Veral, son olarak, Karagöz ve Hacivat’ı daha geniş kitlelerle buluşturma amacıyla 3 metrelik perdede, yanında yetiştirdiği yeğeni Merve İlken ile sahnelediği 1 metrelik tasvirleri oluşturdu.

Suat Veral, geleneksel gölge oyununun ahilik geleneğini barındırdığını belirterek, “Ağabeyim, benim ilk ustam. Bana, ‘kopya çekmeyeceksin’ dedi. Çizmeye başladım, 33 yılın içerisinde o kültürün ne kadar değerli olduğunu anlamaya başladım. Bu emekler hiç boş değilmiş” diye konuştu.

İşini, topluma hizmet olarak değerlendirdiğini dile getiren Veral, Karagöz’ün “yok olmaya yüz tutmuş sanat” olarak adlandırılmasına şu sözlerle karşı çıktı:

“Çok çeşitli sanatlarımız var. Bazılarına böyle denebilir ama Karagöz, bence böyle olmamalı. Dünyada gölge oyunu, ivme ve çıtasını modernize edilmiş şekilde yükseltmiş. Geçmişte Osmanlı dili kullanılmış olabilir ama yeni neslin anlayabileceği dili kullandığınızda çok ilgi alıyor. Karagöz’ü, ağdalı dilden uzak tutuyorum. Karagöz, her yaşa hitap ediyor, ona göre senaryo yazıyorum.”

Veral, Karagöz’ün yaygın şekilde gelecek nesillere ulaşması için her büyükşehir belediyesi bünyesinde eğitim de verilen “Karagöz Müzesi” kurulması gerektiğini ifade etti.

– “Teknoloji, bir yere kadar”

Suat Veral, tasvirlerinin geçmiştekilere farkının hep gülümsemeleri olduğuna değinerek, şunları söyledi:

“Genç ve çocukların sıkıntılarından biri, televizyon ve internet internet bağımlısı olmaları. Bunun bir nedeni de böyle güzel sanatları görmemiş olmaları. Teknoloji de bir yere kadar. Artık toplum, bundan da sıkılmaya başladı. Aileler olumsuz şeyleri almasından da rahatsız oldu. Bu noktada Karagöz, önemsenmeli. Eğitici ve öğretici kısmına, sahip çıkmalıyız. Akademisyenlerimizin, topluma faydası olabilecek yönüyle kucaklaştırma adına Karagöz’ü yeniden ele alması lazım.”

– Guinness hedefi

Veral, Karagöz ve Hacivat’ın dünya genelinde bilinirliğini artırmak amacıyla 2 metrelik tasvirlerle Guinness Rekorlar Kitabı’na başvurduğunu dile getirerek, “Guinness, ilklerin kitabı. Karagöz’ün çıtası yüksek olmalı. Bir metrelik tasvirlerle deriye yapılması zaten zor denilen aşamaları aştıysak, düşüncem 2 metre olsun, ilk olsun, Guinness onaylasın, biz de bunun keyfini sürelim. Bu salonlara bir metrelikler yetmeyecek, iki metrelikler hazır olsun” diye konuştu.

-Tasvirlerin yapımı

Suat Veral, Karagöz tasvirlerinin yapımını ise şöyle anlattı:

“Tasvirler, geçmişte deve derisi üzerine çalışılmış ama ilerleyen süreçte deve kesimi az olduğu için dana derisi üzerinde çalışmalar yapılmış. Biz de yoğunlukla dana derisi üzerine çalışıyoruz. Deriye çiziyoruz, iç kısmını detaylandırıyoruz, makasla kesiyoruz. Nevregan dediğimiz, kendi ürettiğimiz bıçakla işliyoruz. Daha sonra deriye göre zımpara kullanabiliriz. Üçüncü aşamada kök boyası esastır. Ben de kök boyasıyla günümüzdeki boyalardan karışım yapıyorum. Özellikle buluş diyebileceğimiz noktada, o kimlik ve giysileri daha renkli gösterebilmek için geliştirdim.”

radikal.com.tr

Genel

Büyük Perdede Karagöz Keyfi

Geleneksel Türk gölge oyununun ustalarından hayali Suat Veral, oluşturduğu 1 metrelik tasvirleriyle 3 metrelik perdede Karagöz ve Hacivat’ı sahneliyor.

İzmir Uluslararası Kukla Günleri’ne katılan Suat Veral, AA muhabirine, hayali Küçük Ali’nin 1974’teki ölümünün ardından Karagöz ve Hacivat’taki ivmenin yavaşladığını ifade etti.

Yaklaşık 33 yıldır hayali olarak çalıştığını ve geleneksel Türk gölge oyunu tasvirleri ürettiğini belirten Veral, “Dünyada gölge oyunu ve kukla, ayrı bir yerde bulunuyor. Kitleler çoğalıyor, talep de artıyor. Geleneksel gölge sanatımız da bunlardan geri duracak değil. Büyük salonlarımızın olması nedeniyle büyük tasvirlere ihtiyaç duyuluyor” diye konuştu.

Suat Veral, İzmir Uluslararası Kukla Günleri için yazdığı “Karagöz Şenlikte” oyununu, yetiştirdiği “ilk kadın hayali’ olduğunu belirttiği Merve İlken ile 1 metre boyunda Karagöz tasvirleriyle sahnelediğini kaydederek, şunları söyledi:

“Eni 3 metre, yerden yüksekliği yaklaşık 2,5 metre perdede, büyük salonlarda ilk ve özel çalışmayı İzmir’de sahneliyoruz. İnanılmaz ilgi görüyoruz. Bu, gençlerimiz, toplumumuz, çocuklarımız adına önemli başlangıç olacak, Karagöz bu sayede daha çok ilerleyecek, hiçbir zaman geri kalmayacak.”

Büyük Karagöz tasvirleriyle, daha önce bir kez oyun sahnelediğini hatırlatan Veral, şöyle devam etti:

“Ama bunun farkı, artık geniş kadroyla sahnelenmesi. 20 karakter var. Mesela pilavcı, tahta bacak, çocuklar, kantocu ki eskiler bilir ama çocuklar bunu görünce ayrı mutlu oluyorlar çünkü içindeki hareketler farklılık katıyor. Laz karakterimiz var, bir de horon tepen 4’lü grup var. Bizi temsil eden kültürümüzü, 1 metrelik tasvirlerle yansıtabiliyoruz. 1 metrelik tasvirlerle oyunumuzu sahnelemeyi sürdürmek istiyoruz”

Veral, deriden oluşturulan tasvirlerin, el emeği göz nuru olduğuna değinerek, “Hissettiğimizi ve dokunduğumuzu yapıyoruz. Teknolojinin önüne geçen de bu” ifadesini kullandı.

Büyük tasvirleri, ağırlıklarına rağmen 1,5 metrelik sopalarıyla oynatan Merve İlken ile gurur duyduğunu dile getiren Veral, “İnanıyorum ki dünyada ses getirecek, geleneksel sanatımıza ayrı bir ivme kazandıracak” dedi.

“Gençler devasa tasvirlerle Karagöz’ü dünyanın her tarafında sahneleyecek”

Suat Veral, gençlerin çok yoğun ilgi göstermesine rağmen araştırma yapıp öğrenebilecekleri bir okul bulunmadığına işaret ederek, büyükşehirlerde kurulacak Karagöz müzelerinin, bu açığı kapatabileceğini ifade etti.

İmkan verilmesi durumunda gençlerin devasa tasvirlerle dünyanın her tarafında geleneksel Türk gölge oyununu sahneleyebileceğini vurgulayan Veral, “Bu sanatı, çocuklarımız ve gençlerimiz yaşatacak” diye konuştu.

Veral, 1 metrelik tasvirlerin de yer aldığı “Ustadan Çırağa Karagöz Tasvirleri” sergisinin de İzmir Resim Heykel Müzesi Kültürpark Sanat Galerisi’nde gezilebileceğini kaydetti.

“Sanatımı sevdiğim için artık bana ağır gelmiyor”

Merve İlken de 1 metrelik tasvirlerin kullanıldığı oyunda görev almaktan gurur duyduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

“Bir bayan olarak büyük tasvirleri birkaç dakika perdede tutmak zor olmayabilir ama bunu dakikalara yaydığınız zaman, bayan açısından güç gerektiren bir şey oluyor. Sanatımı sevdiğim için artık bana ağır gelmiyor, daha çok mutluluk veriyor.”

İşi dolayısıyla çok iyi geri dönüşler aldığını anlatan Veral, “Dünya Kadınlar Günü’nde de örnek olduğum için çok mutluyum. Bayanların el atmadığı meslek kalmadı. Bayanlar neden anne gözüyle çocuğu oynamasın, Karagöz’ü oynamasın” görüşünü dile getirdi.

12 ve 20 Mart’ta İzmir Sanat’ta, 13 Mart’ta Karşıyaka Çarşı Kültür Merkezi’nde sahnelenecek “Karagöz Şenlikte” oyununun konusu ise şöyle:

“Karagöz ile kadim dostu Hacivat birlikte konuşurlarken, uzaktan gelen müzik seslerini duyan Karagöz, sesin kaynağını merak eder. Bunun sebebini Hacivat’a sorar. Meydanda kocaman bir çadır kurulduğunu ve içinde eğlenceler düzenlendiğini öğrenen Karagöz, heyecanlanır ve Hacivat ile şenliğe giderler.”

aa.com.tr